New York'da Bir Gun
Uzuuuuuun uzun bir aradan sonra ( bir haftalik olayli Turkiye yolculugu, yazin bile ders almanin verdigi yorgunluk vs. ) kaldigim yerden yani yolun basindan devam etmeye karar verdim. Ancak bir kac degisiklik yaparak, cektigim fotograflari ve bunlar hakkinda bilgiler de paylasmaya karar verdim. Universite yillarimda amator ruhla ve kompakt makineyle yapmaya calistigim fotograf cekme isini DSLR seviyesinde ancak yine ayni ruhla yapmaya basladim. Gelelim New York yolculuguna.. Okuldan ve is yerinden arkadasim bana kiyasla daha profesyonel forografci olan Olcay'la ( Olcay Duzgun Photography ) birlikte sokak fotograflari, insan manzaralari ve mimari yapilar cekmek icin New York'a yol aldik. Ne zamanki birlikte fotograf cekmek icin disari ciksak, her zaman oldugu gibi, o gunde yine hava bulutluydu. Az isik altinda artik Allah ne verdiyse:)
Otobus ile gittigimiz New York'da, ilk olarak rotamiz turistlerin ugrak mekani olan Brooklyn Bridge olacakti. Ancak bizim acelemiz yoktu ve cekilecek pek cok kare vardi. Iste onlardan birkaci;
New York'un sembol yapilarindan biri olan Flatiron Building'i fotograflamak apayri bir zevkti.
Sonunda Brooklyn Bridge'e varmistik. Havanin kotu olmasina ragmen, koprudeki kalabalik oldukca dikkate degerdi.
Koprunun sembollerinden olan ve asklarinin olumsuz olmasi icin asiklar tarafindan asilan kilitler kopruye farkli bir renk katmakta.
Brooklyn Bridge'den sonraki duragimiz ise New York'un diger ugrak yerlerinden biri olan Central Park oldu.
Donus otobusunu kacirmamiz ve Philadelphia'da yagmura yakalanmamiz disinda; guzel hatiralar, birkac guzel kare fotograf butun yorgunluklara degmisti.
No comments:
Post a Comment